Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftasında organ bağışı bilincinin geliştirilmesi, halkın organ ve doku bağışı konusunda teşvik edilmesi çalışmaları yapılır. Bu çalışmalar sadece bir hafta değil, bütün bir ay ve yıl yapılan farkındalık çalışmaları ile devam eder. İşte onlardan biri de Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin başlattığı organ bağışı kampanyası.
ÇOMÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin başlattığı kampanya; organ bağışının ne kadar önemli olduğunun, yapılan çalışmaların neler olduğunun anlatıldığı bir toplantıyla başladı.
Toplantıya Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, Kepez Belediye Başkanı Ömer Faruk Mutan, Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Okhan Akdur, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Halil İbrahim Taş ile çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.
Toplantıda konuşmaları sırasıyla Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Reşit Ersay, Organ Nakli Merkezi Müdürü ve Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Cabir Alan, Organ Nakil Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Hatice Betül Altınışık yaptı.
Organ Bağışı 20. Yüzyıl Tıp Mucizelerinden Biri
Prof. Dr. Ahmet Reşit Ersay konuşmasında organ bağışının 20. yüzyıl tıp mucizelerinden biri olduğunu, organ naklinin yüzbinlerce hastanın yaşamını uzattığını ve iyileştirdiğini belirtti. Prof. Dr. Ersay; “Adanmış sağlık profesyonellerinin imza attığı bilimsel ve klinik gelişmeler aynı zamanda organ bağışçılarının ve onların ailelerinin göstermiş olduğu sayısız yücelik örneği, organ naklini hayat kurtaran bir tedavi haline getirmekle kalmamış, aynı zamanda insanı dayanışmanın bir sembolü haline getirmiştir” dedi.
Yılda 6-7 Bin Kişi Organ Nakli Beklerken Hayatını Kaybediyor
Organ Nakli Merkezi Müdürü ve Sorumlu Hekimi Doç. Dr. Cabir Alan ise yılda 6-7 bin kişin organ nakli beklerken hayatını kaybettiğinin altını çizerek, Organ Bağışı Nedir? Kimler, Nasıl Organ Bağışında Bulunabilir? Organ Bağışı Hakkında Toplumda Yanlış Bilinenler Nelerdir? Organ Naklini Kimler Yapabilir? Organ Bağışında En Büyük Eksiklik Nedir? gibi konularda bilgi verdi.
Hepimiz Bir Gün Organ Nakli İhtiyacı Olan Kişiler Olabiliriz
Doç. Dr. Alan, Diyanet İşleri’nin 1980 yılında yaptığı açıklama ile organ naklinde dinen bir sakınca olmadığının altını çizerek; “Türkiye’de insanlar organ bağışı yapmaktan çekiniyorlar. Yapılan araştırmalarla bunun nedenleri ortaya çıkarılmış. Bu nedenler şöyle: İnsanlar beyin ölümü kavramını tam anlayamıyor. Bitkisel hayat ile koma arasındaki ayrımın ne olduğunu tam olarak bilemiyor. Vücut bütünlüğünün bozulacağı endişesi yaşıyor. Dini ve kültürel nedenler etkiliyor. Organların kime takılacağı konusunda şüphe duyuyor. Cenazeyi alamama korkusu yaşıyor” dedi.
Bağışlanan Her Organ Yaşama Tutunan Bir İnsandır
Organ Nakil Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Hatice Betül Altınışık; yapılan çalışmalarla yıllara göre organ bağışında sağlanan artışlar hakkında bilgiler vererek bu konuda farkındalık çalışmalarının çok önemli olduğunun altını çizdi ve bağışlanan her organın yaşama tutunan bir insan olduğunu vurguladı.
Toplantı sonrasında Rektör Prof. Dr. Yücel Acer, ÇOMÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi önünde kurulan organ bağışı standına giderek organlarını bağışladı ve herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağırdı.
15-25 Kasım 2016 tarihleri arasında fakültelerde kurulan stantlarda koordinatörler tarafından bağış formları doldurulacaktır. / EGE BASIN GRUBU // Eylem Tuna Çoban
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.