23 Kasım 2024
  • İstanbul6°C
  • Ankara16°C

KIRIKLARLA İLGİLİ EFSANELER

Kırıklarla İlgili Efsaneler

Kırıklarla İlgili Efsaneler

25 Kasım 2020 Çarşamba 11:31

Kırıklarla İlgili Efsaneler

Küçük ya da büyük fark etmeksizin herhangi bir travma sonrasında yaşanabilecek ortopedik sorunların başında kırıklar geliyor. Bu kazalar bazen basit bir düşme olabileceği gibi bazen de trafik kazası gibi daha büyük yaralanmalar olabiliyor. Ancak nedeni ne olursa olsun kırıkların mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, kırıkların doğru tedavi ile iyileşebildiğini ancak kırıkların ciddi yaralanmalar olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi. Sık karşılaşılan bu sorunla ilgili bazı yanlış bilgilerin olduğuna işaret etti. 

“Eğer Hareket Ettirebiliyorsan Kırık Yoktur.”
Doğrusu: Hareket kaybının kırığın bulgularından biri olmasına rağmen kişinin ağrı eşiğine bağlı olarak travma sonrasında az ağrı duyan kişilerin hareket etmeye çalışmasının hasara neden olabileceğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, şu bilgileri verdi: “Vücudumuz, kırık durumunda ağrı mekanizmasını kullanarak hareketlerimizi kısıtlar. Hareket kısıtlılığının bir diğer sebebi de kemik yapısındaki bozulmaya bağlı gelişir. Özellikle eklem içi veya parçalı kırıklarda kemik yapının bütünlük kaybı nedeniyle hareket kaybı gelişir. Çatlak terimi ise ayrışmamış kırıkları ifade etmek için kullanılır. Hareket kısıtlılığı ve ağrı yakınmaları ayrışmış kırıklarda daha fazla olmakla beraber çatlaklarda da olabilir.”

Bu doğru bilinen yanlış bilginin yaratabileceği olumsuz etkilerin olabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Onur Kocadal, “Ayrışmamış bir kırık sıklıkla cerrahi dışı yöntemlerle tedavi edilebilir. Buna karşın önemsenmeyip üzerine yük verilmesi veya hareket edilmesi durumunda hastalar bu şansı kaybedebilir” diye konuştu.

“Kırık Durumunda Mutlaka Ağrı Vardır, Ağrı Yoksa Kırılmamıştır.”
Doğrusu: Ağrı kırığın temel bulgularından olmakla beraber ağrının varlığı veya yokluğunun kırık için bir kriter olmadığını söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, şu bilgileri verdi: “Kafa karıştırıcı gibi görünmesine rağmen bu durum kişinin ağrı eşiği ile ilişkilidir. Ağrı eşiği yüksek kişiler basit kırıklarda ağrıyı göz ardı edebilmektedir. Stres kırığı gibi kronik travmaya bağlı gelişen yetmezlik kırıklarında da düşük düzeyde ağrı meydana gelebilir.”

Kırığın farkında olmadan ağrısız ya da hafif ağrıyla hareket etmenin ve tedavide geç kalınmaya da neden olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal sözlerine şöyle devam etti; “Ağrıyı az olarak yorumlayıp harekete devam edildiği durumlarda kırıktaki ayrışma miktarı artabilir. Bu da kolayca tedavi edilebilecek hastalarda daha karmaşık tedavi yöntemlerinin uygulanmasını gerektirebilir. Ayrıca kırığın iyileşmesi için hareketin kısıtlanması gerekir. Hareket ettikçe iyileşme periyodu uzayacaktır.”

“Parmak Kırıkları Kendiliğinden Geçer, Doktora Gitmeye Gerek Yoktur.”
Doğrusu: Uygun tedavi edilemeyen parmak kırıklarında, şekil bozukluğu, hareket kısıtlılığı ve kavrama güçlüğü meydana gelebileceğini ve bu nedenle mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, sözlerine şöyle devam etti: “Kırıklarda kaynama sonrası fonksiyonel başarı kırığın yerine ve ayrışma düzeyine bağlıdır. El parmağı kırıklarında açılanma miktarı ve kırığın eklemde olup olmaması kritik öneme sahiptir. Özellikle eklem içi kırıklarda veya ayrışma gösteren parmak kırıkları kavrama güçlüğü, hareket kısıtlılığı ve kozmetik deformitelere yol açabilirler. Ayak parmak kırıklarında el parmaklarına kıyasla tedavi sonuçları daha yüz güldürücüdür. Bununla beraber kırık şüphesi varlığında tedavi gerektirdiği unutulmamalıdır.”

Parmak kırıklarında hastanın yaşının da çok önemli olduğuna işaret eden Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Doç. Dr. Onur Kocadal, “Özellikle çocuklarda erişkinlerden farklı olarak büyüme çekirdekleri mevcuttur. Büyüme çekirdeği yaralamamaları uzun vadede deformitelere neden olabileceğinden çocuk kırıkları özellikle önemlidir” diye konuştu. 

 “Kırılan Kemik Eskisinden Daha Güçlü Olur” 
Doğrusu: Bunun da yanlış bilinen bir bilgi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Kemiğin dayanıklılığı ile kırık sonrası kaynama hali arasında bir ilişki yoktur. Dolayısıyla kırılan kemik eskisinden daha güçlü olmaz” diye konuştu.

“Ağrı Sadece Kırık Bölgesinde Vardır”
Doğrusu: Travmayla birlikte kemik dokuda bütünlük kaybı meydana geldiğini ancak bunun yanında kırığı meydana getiren enerjinin yumuşak dokuda da hasar meydana getireceğini söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Dolayısıyla ağrı sadece kırık bölgesinde olmayıp daha geniş alanda da hissedilebilir” dedi.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.